Silahlar bırakılınca her şey bitiyor mu?

“`html

Hayırlı sonuçlara ulaşmanın eşiğine geliyoruz.

PKK’nın lideri Öcalan’ın da belirttiği gibi, bu yapı geçmişte kalmayı bekliyor ve yakında tarihe karışacak.

Silahların bırakılması konusunda önemli açıklamalar yapılacak.

Silahların bırakılmasıyla ilgili detaylar, durumu daha da karmaşık hale getirmemek için özel bir toplantıda ele alınacak.

Devletimizin ilgili kurumlarının bu süreci nasıl yöneteceği, genel kamuoyuyla tartışılmamalıdır.

Sonrasında, Öcalan’ın da aktardığı üzere “devletle ve toplumla bütünleşme” aşamasına geçilecek.

Büyük bir barış süreci, toplumsal birlik ve beraberliğin temelini atacaktır.

Bu durum, kalpten gelen bir kucaklaşmayı ve barış sürecini getirecektir.

PKK’nın kendini ülkemizin gücüne dönüştürmesi, tarihi bir dönüşüm sürecine kapı aralayacaktır.

PKK mensuplarının topluma entegrasyon süreçleri de oldukça teknik detaylar içermektedir.

İlgili devlet kurumları, bu sürecin temelini dikkatlice atmayı hedefleyeceklerdir.

Yasal ve hukuki süreçlerin sağlam temeller üzerine inşa edilmesi noktasında TBMM üzerindeki yükümlülüklerini yerine getirecektir.

Şu an için Meclis’in acil bir şekilde devreye girmesi gerekmemektedir.

Bu süreç, daha çok gizlilik içinde yürütülmesi gereken bir yol almakta.

Asıl sorun, PKK’nın kongresini gerçekleştirip fesih kararı alarak silahlarını bırakma niyetini açıkça duyurmasıyla çözülecektir.

Peki, bu durumu takiben ne olacak?

YENİ BİR TÜRKİYE… TÜRKİYE YÜZYILI’NIN İNŞA SÜRECİ…

Fesih ve silah bırakma, yeni bir aşamanın başlangıcını simgeleyecek.

Başka bir deyişle, asıl amacın gerçekleştirilebilmesi için geçilmesi gereken hayati bir dönüm noktasıdır bu.

Asıl amaç nedir?

“Türkiye Yüzyılı”nın inşasıdır.

Demokratik reformlarla donatılmış, müreffeh bir Türkiye inşa etmektir bu.

MHP’nin bilge lideri, yeni Türkiye için gerekli olan köklü değişimlerin önemini vurgulamaktadır.

Cumhurbaşkanımızın “Türkiye Yüzyılı” ifadesi de bu bakış açısını yansıtmaktadır.

Öncelikle terörden ari bir Türkiye hedeflenmektedir.

Ayağındaki terör prangasından kurtulan Türkiye’nin tarihsel misyonuna uygun olarak yeniden yapılandırılması gerekmektedir.

Devlet, demokrasiyi en eksiksiz şekilde yerleştirmeyi amaçlamalıdır.

Demokrasinin, sadece siyasi alanda değil, toplumsal düzeyde de güçlenmesi sağlanmalıdır.

Ekonomik olarak güçlü ve refah seviyesi yüksek bir Türkiye oluşturulmalıdır.

Farklılıkları kabul edip, büyük bir millette birleşmek temel hedefimizdir.

Bu birlikteliğin, bireyler arasında kardeşlik bilinci ile desteklenmesi ve demokratik vatandaşlık anlayışının hayata geçirilmesi gerekmektedir.

AK Parti sözcüsü Ömer Çelik’in belirttiği gibi, fesih ve silah bırakma süreci tamamlandığında, geri kalan her şey kendiliğinden gelecektir.

Atılan her olumlu adım, yeni fırsatları da beraberinde getirecektir.

Hoşgörüsüz anlayışın yerini, affedici bir tutum alacaktır.

Öcalan’ın tarihi çağrısında vurgulanan “devlet ve toplumla bütünleşme” süreci, demokratik bir tavırla tamamlanacaktır.

Gerekli tüm adımlar atılacaktır.

Bu süreçte ikna edici detaylar önem kazanacaktır.

PAZARLIK SÜRECİ YOK

Bu bir pazarlık süreci olmaktan çok uzaktır.

Al-ver mantığına dayanan bir süreç de değildir.

Silah bırakma, şart koşulan bir eylem değildir.

Ne Öcalan bu süreçte şart öne sürmektedir, ne de devlet böyle bir görüş üzerinden ilerlemektedir.

Demokratikleşme, silah bırakmanın temel şartı değil, sonuçtur.

Terörsüz bir Türkiye oluşturma hedefi, korkuları ve paranoyaları sona erdirecektir.

Devlet ve toplumla bütünleşme süreci tamamlanacaktır.

O yüzden, “Türkiye Yüzyılı” için gerekli reformlar, her türlü kuşku ve tartışma olmaksızın uygulanacak ve gerekli adımlar atılacaktır.

Birlikteliğimiz için atılacak her adım kararlılıkla gerçekleştirilecektir.

Bu konuda hiçbir zihniyet veya psikolojik mani kalmadığında, her şey çok daha kolay ve hızlı olacaktır.

Güven ortamı oluşturmak elzemdir.

Vakit kaybetmek sadece zarara yol açar.

Bu nedenle, PKK’nın kurucu liderinin çağrısına uyarak aba ve silah bırakma kararını bir an önce alması kritik bir öneme sahiptir.

Ben PKK da bu irade ve özgüveni görüyorum.

Ömer Çelik’in de belirttiği gibi, yakında bu kararın kamuoyuna açıklanmasını bekliyorum.

Erdoğan-Bahçeli liderliğinin bu süreçte, “Türkiye Yüzyılı” ya da Yeni Türkiye için gereken her adımı atma konusunda kararlı bir iradeye sahip olduğuna yürekten inanıyorum.

“Türkiye Yüzyılı”, her kesim için fayda sağlayacaktır.

Bu sürecin inşası ise hepimiz tarafından tüm ülke için en hayırlı bir eylem olarak hafızalarda kalacaktır.

Birlikte barış için halaya duracağımız, kardeşlik türküleri söyleyeceğimiz ve yeni Türkiye’yi birlikte oluşturacağımız tarihi bir anın eşiğindeyiz.

Cesaret ve güven şarttır.

Cesaretle atılan adımlar güven ile uzun ömürlü olmalıdır.

Son aşamaya az kaldı.

SONUÇ

Bu süreç yalnızca fesih ve silah bırakma süreci olarak değerlendirilmemelidir.

Ayrıca, silah bırakma eylemini bir şart olarak görmek de yanlıştır.

Bu yaklaşım, “Türkiye Yüzyılı”nı birlikte inşa etme hedefi doğrultusundadır.

Bu sürecin iki temel unsuru vardır: Fesih ve silah bırakma, bir diğeri ise herkese fayda sağlayacak yeni bir siyasi ve toplumsal yapının oluşturulmasıdır.

Örgütün silahlarını bıraktıktan sonra herhangi bir şey yapılmayacağı varsayımı tamamen yanlıştır.

Silah bırakılan durumdan sonra, sorunların çözülmüş olduğu düşüncesi, kalıcı bir barış inşa etme sürecine olan ihtiyacı göz ardı etme anlamı taşır.

Demokratikleşmenin, silah bırakmanın ön koşulu olduğu görüşü de yanlıştır.

Bu süreci cesaret ve güven ekseninde bütünsel bir proje olarak görmek ve buna uygun bir tutum benimsemek oldukça önemlidir, unutulmamalıdır!

“`

Related Posts

Yeniçağ Gazetesi: Geçim sıkıntısı vatandaşı bunalıma sürüklüyor!

Yeniçağ Gazetesi’nin bugünkü manşeti… Gazetemizi okumak için tıklayınız… EKONOMİK KRİZ BUNALTTI ANTİDEPRESAN ALIMI PATLADI İşsizler ordusunun giderek büyümesi, işi olanın ay sonunu getirememesi, emeklinin satın alma gücünün her geçen gün erimesi …

Antalya 18 milyon turist hedefine emin adımlarla ilerliyor

1 Ocak-7 Mayıs döneminde 2 milyon 300 bin turisti ağırlayan Antalya, bu yıl için belirlenen 18 milyon yabancı turist hedefine emin adımlarla ilerliyor.

Bakan Kacır: 2030’a kadar seviye 3 yerli otonom aracın ülkemizde üretilmesini sağlayacağız

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Attığımız çok boyutlu adımlarla 2030 yılına dek elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçların ülkemizdeki pazar payını yüzde 35’in üzerine, bu araçlarda yerlilik oranımızı yüzde 75’e ve üretim kapasitemizi 1 milyona çıkaracağız. Batarya modül ve alt komponent yatırımlarıyla, ülkemizi bölgesel batarya üretim merkezlerinden biri haline getireceğiz. 2030’a kadar seviye 3 yerli otonom aracın ülkemizde üretilmesini de inşallah sağlayacağız” dedi.

Pakistan ezberleri bozar. Hindistan savaşı kaybeder. Babür’ün dönüşünü izleriz. Bin yıllık tarih bugüne gelir, Güney Asya’da harita değişir. Belki de zamanı gelmiştir!

Hindistan’ın önceki gece Pakistan topraklarına füze ve savaş uçakları ile saldırı başlatması, Güney Asya’yı bir anda hareketlendirdi. Haftalardır devam eden gerilim ve savaş açıklamaları, Hindistan’ın Pakistan’a 24 hava ve füze saldırısı il e gerçeğe döndü. Yıllardır Ortadoğu’da devam eden savaşlar Güney Asya’ya mı taşınıyor du? İki ülke topyekûn savaşa girerse bölge ülkeleri ne yapacaktı? Çin’in, Rusya’nın tavrı ne olacaktı? Orta Asya Türk Cumhuriyetleri, İran ve Afganistan ne yapacaktı? Bangladeş

Fiyatı bin lirayı geçti: Zirai don vurgunu!

Geçtiğimiz haftalarda yaşanan son zamanların en büyük zirai don olayından sonra fırsatçı tüccarlar harekete geçti. Geçen yılın mahsül ürünlerini ve stokta tuttukları ürünlerin fiyatları son 1 ay içerisinde 2 katına çıktı. Özellikle bu ürünler şöyle …

Asya borsaları karışık seyrediyor

Asya borsaları karışık seyrediyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir