Bilim insanları açıkladı: İnek sütünden daha sağlıklı bir alternatif olacak

Deve Sütünün İnek Sütünden Farkı Nedir?

Avustralya’daki Edith Cowan Üniversitesi’nden araştırmacılar, yaptıkları detaylı analizler sonucunda deve sütünün, doğal olarak oluşan aktif kısa protein moleküllerini inek sütünden daha fazla içerdiğini keşfettiler. Bu durum, deve sütünün vücudu hastalıklara karşı daha güçlü kılabileceği anlamına gelmektedir.

Food Chemistry dergisinde yayımlanan bir çalışmaya göre, deve sütü antimikrobiyal ve anti-hipertansif özelliklere sahip moleküller üretme potansiyeline sahiptir. Bu özellik sayesinde, deve sütü tüketen bireylerde kalp hastalığı riski azalabilir ve sindirim sistemi daha sağlıklı bir şekilde çalışabilir.

Deve Sütü: Alerjik Bireyler İçin Bir Umut Kaynağı

Araştırmada, inek sütü alerjilerine yol açan β-laktoglobulinin deve sütünde bulunmadığı belirtilmiştir. Bu durum, inek sütü alerjisi olan kişiler için deve sütünün cazip bir alternatif olabileceğini göstermektedir.

Besin Değeri Bakımından Öne Çıkan Deve Sütü

Deve sütü, inek sütüne kıyasla daha düşük laktoz içeriğine sahiptir. Bu özelliği nedeniyle, laktoz intoleransı olan kişilerin de rahatlıkla tüketebileceği bir alternatif olmaktadır.

Dünya genelinde, sütün büyük bir kısmı ineklerden elde edilmektedir. Bununla birlikte, özellikle kurak bölgelerde yaşayan bireyler için deve sütü hayati bir besin kaynağı olabilir. Araştırmacılar, deve sütü üretiminin arttırılmasının besin güvenliği açısından kritik olduğunu vurgulamaktadır.

Gelecekte Deve Sütü: Yeni Trend Mi?

Bilim insanları, bu yeni bulguların “besin açısından zenginleştirilmiş” süt ürünlerinin geliştirilmesine öncülük edebileceğine inanmaktadır. Özellikle inek sütü alerjisi olan bireyler ve kalp sağlığına önem verenler için deve sütü, daha sağlıklı ve etkili bir seçenek olabilir.

Related Posts

TTB’den bakanlığa “kürtaj” tepkisi: Kadınlar maddi imkânsızlıklar nedeniyle farklı yöntemlerle düşük yapmaya çalışıyor

TTB’den bakanlığa “kürtaj” tepkisi: Kadınlar maddi imkânsızlıklar nedeniyle farklı yöntemlerle düşük yapmaya çalışıyor

Erken tanı umut veriyor: Belirtiler 5 yaşında kaybolabilir

Antalya Bilim Üniversitesi’nden Prof. Dr. Serhat Nasıroğlu’nun 1465 çocuk üzerinde yaptığı araştırmaya göre, otizmde erken tanı ve yoğun eğitim, çocukların tanıyı tamamen kaybetme şansını artırıyor. Tanıyı kaybeden çocukların teşhis yaşı ortalama 2,4; tanıyı bırakma yaşı ise 5,5.

Akciğer kanseri neden hâlâ bu kadar ölümcül?

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Cengiz Şen, akciğer kanserinin her yıl yaklaşık 2 milyon kişinin ölümüne yol açtığını belirterek erken teşhisin önemine dikkat çekti. Dr. Şen, özellikle sigara içenlerin düzenli akciğer kontrollerini ihmal etmemesi gerektiğini vurguladı.

Yılan ısırdığında ne yapmalı? Adım adım izlenecek hayat kurtaran yöntemler

Yaz aylarında kırsal alanlarda ya da doğa yürüyüşlerinde karşılaşılabilecek tehlikelerden biri olan yılan ısırıkları, doğru ve hızlı müdahale ile ölümcül olmaktan çıkabiliyor. Peki böyle bir durumda ne yapmalı, nelerden kaçınmalı? İşte adım adım yılan ısırığına karşı ilk yardım rehberi…

Dermatolojik onay almayan ıslak mendiller cilt sağlığını tehlikeye atıyor

Malatya Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Nuri Kalaycı, son yıllarda kullanımı artan ıslak mendilin doğru seçilmesi gerektiğini söyledi.Doç. Dr.Kalaycı:”Bu tarz ürünler cilt bariyerini bozarak kuruluk ve bazen hasara yol açabiliyor. İçeriğinde bulunan bu maddelere karşı kişinin hassasiyeti var ise buna bağlı olarak cilt üzerinde alerjik kontakt dermatit dediğimiz tablonun ortaya çıkmasına sebep olabiliyor”açıklamasında bulundu.

Bayram sofrası keyif mi, kâbus mu? Uzmanından 10 altın tavsiye

Diyetisyen Yıldız Melek Aksoylu, Kurban Bayramı’nda artan kırmızı et, tatlı ve hamur işi tüketiminin sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekerek, bayram sürecinde sağlıklı beslenmenin püf noktalarını paylaştı.